webnovel

Çöl Aslanı

Genç Hassad, Hammerfell diyarında Sentinel şehrinde küçük bir Kızılmuhafız ailesinde dünyaya geldi. Annesini doğumundan birkaç gün sonra yitirmişti. Babası bir denizciydi. Onu da okyanusta çıktığı bir iş gezisinde gemisinin alabora olması sebebiyle 1,5 yaşındayken kaybetmişti. Öksüz ve yetim kalan Hassad'a dayısı sahip çıkmıştı. Anne ve baba şefkati ile sevgisinin eksikliğine rağmen dayısının kucağında mutlu bir çocukluk geçirdi. Hassad gezmeyi çok severdi. Serpilip büyüdüğünde hayatını değiştirecek bir seçim yaparak dayısının yanındaki rahat hayatını bırakıp maceracı olmaya karar vermiş. Dayısı, Hassad'ın bu kararına saygı duymuş ve hatta onu desteklemiş. Yardım olarak ona bir kese altın verdikten sonra vedalaşmışlar. Ardından Hassad'da bu parayla şehirden büyük bir at ve gösterişli bir eyer aldıktan sonra hiç tanımadığı ıssız Alik'r Çölü'nde yolculuğa çıkmış. Çöl kurtlarının saldırısına uğramış ve onlardan güçbela kurtulduktan sonra köle tacirlerinin eline düşmüştü. Ancak onlardan bir şekilde kaçan Hassad fedakar atı ile tekrar yola düşmüştü. Derin bir vadiyle karşılaşan Hassad vadiye inen uçurumun kenarında mola verip dinlenerek güneşin doğmasını beklemeye başlamış. Burayı aşıp yolculuğuna devam etmekte kararlıydı....

PenetratorGod · Video Games
Not enough ratings
9 Chs

VIII - DASMIR, HASSAD'A KATILIYOR

Yer:

Balyoz Yurt, Alik'r Çölü, Kazı Alanı

Tarih:

Fredas, Last Seed'in 25. günü 4E 201

Hassad dinç bir şekilde uyandı. Ellerini kaldırıp tam tanrılara dua ettiği sırada arkasından bir ses duydu. Dönüp baktığında Dasmir ve annesinin geldiklerini gördü Onlara aldırmayıp duasına devam etti. Hassad duasını bitirdikten sonra onlara döndü. Yakında oturmuş onu izliyorlardı.Yaşlı kadınla göz göze geldiler. "Demek sen de bizim gibi ibadet ediyorsun ey ruh?" dedi kadın tebessüm ederek.

"Elbette!" dedi Hassad.

"Sen iyi bir hayaletsin! Seni gördüğümden beri bundan hiç şüphe etmedim!"

"Sizin gibi insan olduğuma hala inanmıyor musun?"

"Hayır inanmıyorum! Kızım da senin insan olduğunu söylüyor. Sanırım onu da büyüledin. Peşinden gelmemiz için ısrar etti. Ben de onu sana emanet etmeye geldim. Dua ettiğini de gördüm ya, artık Dasmir'imi sana gönül rahatlığıyla emanet edebilirim!"

"Her ibadet edene inanma! İnsanlara gösteriş olsun diye yapan ikiyüzlüler de vardır Nirn'de. Onlardan her türlü fenalık beklenir." diye gülümseyerek karşılık verdi Hassad.

"Doğru söylüyorsun, bizler hakkında gerçekten çok bilgilisin ey ruh! Kızımdan yeni öğrendim bunu. Zaadia'da sözde yemeden içmeden mabette yedi gün yirmi dört saat dua eder, halkı ibadete çağırırdı! Meğer geceleri gizli gizli yol kesen haydutların başıymış!"

Hassad'ın yaşlı kadına kendisi gibi bir insan olduğuna ve buranın hayaletler evi değil, eski hükümdar mezarlarından biri olduğuna ikna etmesi bir hayli güç olmuştu. Hırsızlar da bu mezarlardaki hazineleri çalıyor, kazdıkları yerleri olduğu gibi bırakıyorlardı. Bu alanın altında çıkarılmayı bekleyen daha nice hazineler olmalıydı.

Dasmir, Hassad'a inanmakta istekliydi. Burada gömülü olan hazineleri çıkartmada da ona yardımcı olmakta kararlıydı. "Dayımdan ve evimden bunun için mi ayrıldım?" dedi kendi kendine Hassad. Buradan sıkılmıştı. Maceracı hayatı hiç hayal ettiği gibi gitmiyordu. Her ne kadar daha fazla zaman kaybetmeden yola devam etmek istemiş olsada ayaklarının altında bir hazine olduğu gerçeğini bilerek buradan ayrılmakta zorlanıyordu.

Dasmir de vazgeçeceğe benzemiyordu. Hassad sonunda yer altına dalarak eskilerin hazinelerini aramaya karar verdi...